bir yağmur özlemiyle başladı her şey, kasımdan laf açıldı. herkes bir şeyler anlattı. ben de anlattım eksik kalmadım. karanfil sokaktan kurtuluş parkına doğru giden bir tramvaydayım. sonra bir yağmur damlası dudaklarıma değiyor. ama kahrolsun bağzı şeyler. banklar ıslak. yol boyunca kuru bir bank arandım, acıklı fon müziği girdi. ben de işsizlikten insanişi gölün etrafında bir tur attım , başım döndü. mutluydum o zamanlar, çakırkeyif bakıyordum dünyaya, dünyayla ciddi düşünüyordum. neden sonra anlaşarak ayrıldık. sonra birkaç başarısız girişimim oldu canlarım. sonuç olarak bu zamanlara kadar geldik. gelmiş bulunduk.